Diş sıkma, gıcırdatma (bruksizm) rahatsızlığı, parafonksiyonel aktivitelerde en sık rastladığımız rahatsızlıktır. Temporomandibular eklem (çene eklemi), ağız açma/kapama hareketini gerçekleştiren, çiğneme fonksiyonunu sağlayan eklemdir. Fonksiyon gördükçe çiğneme kasları güçlenir ve çiğneme kuvvetleri daha yüksek değerlere ulaşır. Çiğneme hareketlerinin yanısıra fonksiyon dışı kuvvetler ve alışkanlıklar da çiğneme kaslarında ve çene ekleminde rahatsızlıklar oluşturabilmektedir. Artan parafonksiyonel aktiviteler yani olağan fonksiyon dışı hareketlerle ortaya çıkan ekstra yük nedeniyle eklem bölgesindeki ligamentlerde zamanla tahribat oluşmaktadır. Bu durum hastalarda kimi zaman ağrı ile kimi zaman ağrı olmaksızın çıkan eklem sesleri gibi şikayetler oluşturmaya başlar.
Parafonksiyonel aktivitelerden en sık rastladığımız Bruksizm (diş sıkma, gıcırdatma) rahatsızlığıdır. Dişlerin okluzal (ısırma) yüzeylerinde zamanla aşınmalar -bu aşınma tipine artizyon adı verilir ve yüz dikey boyutunda kayıp görülebilmektedir. Eklem bölgesinde ve/veya çevre çiğneme kaslarında özellikle sabah erken saatlerde artmış ağrı ile karakterize bir tablodur. Kas iskelet sisteminin parafonksiyonel aktiviteleri içinde diş aşınması; periodontal doku hasarı, eklem ve kas hasarına yol açması nedeniyle en zararlısı olarak kabul edilir.
Eklem rahatsızlıklarının belirgin semptomları vardır. Bu belirtiler:
Bruksizm nedeniyle görülen diş aşınması (atrizyon) nedeniyle okluzal kuvvete maruz kalan dişlerde zamanla kısalmış kron görüntüsü ve “gummy smile” oluşabilir. Gummy smile gülerken diş etlerinin çok görünmesi durumudur. Hastaların tam olarak tanımlayamadığı ancak estetiğinden rahatsız olduğu bir durumdur. Kısalan diş boyları nedeniyle alt yüz yüksekliği azalır; çene-burun ucu mesafe azalır ve bireylerde olduğundan daha yaşlı bir profil görünümü oluşmasına neden olur.
Dişlerde aşınmaya bağlı dikey boyut kaybı görülen hastalarda detaylı bir tedavi prosedürü uygulamaktayız. Öncelikle aşamalı olarak dikey boyut arttırılması ardından dişlerin daha iyi fonksiyon ve estetik sağlamak amacıyla restore edilmesi gerekmektedir. Her hastada kullanılacak dikey boyut arttırma yöntemi ve kalıcı restorasyon tipi farklılık gösterebilmektedir. Bu nedenle klinik şartlarda detaylı inceleme ve analiz yapılarak tedavinin belirlenmesi gerekir.
Eklem rahatsızlığının boyutuna ve zarar görmüş anatomik yapıların türüne göre tedavi planlaması yapılır. Tedavi süreci ve şekli, kısa ve uzun süreli kullanım gerektiren splintlerle belirlenir. Eklem rahatsızlığı görülen bireylere uzun vadede gece uyurken kullanabilecekleri protetik bakış açısıyla hazırlanmış koruyucu gece plağı uygulanmalıdır. Aşınmaya bağlı dikey boyut kaybı olsun veya olmasın koruyucu gece plağı uygulaması parafonksiyonel alışkanlıkların (diş sıkma, gıcırdatma) kırılması, diş aşınmasının önlenmesi ve eklemin en ortopedik pozisyonda idame edilmesi açısından çok kıymetlidir.
Bunun yanısıra çiğneme kaslarında artan tonusun azaltılması amacıyla çiğneme işlemi uygulamaktayız. İşlem uygulaması yaklaşık 6-8 ay kadar etkinliği devam eden bir tedavi yöntemidir ve etkinliği azaldığında/ortadan kalktığında yenilenmesi gereken bir tedavi yöntemidir.
Eklem rahatsızlığı olan hastalarda uygulanan tedavi yöntemlerinden biri artrosentezdir. İleri derecede eklem rahatsızlığı olan hastalarda uygulanır. Çene ekleminin içerisine eklem boşluğuna iğne ile girilerek eklem boşluğu yıkanır. Ardından eklem bölgesine hyaluranonik asit enjeksiyonu uygulanır. Klinik ortamda lokal anestezi ile tek seansta uygulanır. Uygulama sonrası hastalarda eklem hareketlerinde rahatlama ve ağrıda azalma görülmektedir.
Çene eklemi rahatsızlıklarında teşhis amacıyla klinik muayeneye ek olarak yardımcı testler de kullanılabilir. Bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme sıklıkla kullanılan görüntüleme yöntemleridir. Nadiren sintigrafi veya PET tetkikleri de gerekebilir.
Dişlerde kapanış ve okluzyon bozuklukları veya 20 yaş dişlerinin sürme bozuklukları eklem rahatsızlıklarına neden olan faktörlerdendir.